5 Mayıs 2012 Cumartesi

SONGÜL DÜNDAR



           1955 yılında Kars’ın Dikme köyünde doğdu. İlkokulu köyünde, ortaokulu ve liseyi şimdiki adıyla Kazım Karabekir Anadolu Öğretmen Lisesi olan Cılavuz Öğretmen Okulunda okudu. Cılavuz Öğretmen Okulunun son sınıfındayken, okuldaki başarısından dolayı, Ankara
Yüksek Öğretmen Okulu’na seçildi. Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Lisans bölümünü bitirdiği yıl, Ankara Yüksek Öğretmen Okulu Lise öğretmenliği diplomasını aldı. Daha sonra Ankara Üniversitesi Kimya Yüksek Mühendisliğini bitirdi. Ancak öğretmenlik mesleğini tercih etti.  Öğretmenlik yaptığı ilk görev yeri, Ankara-Hasanoğlan öğretmen okuludur.Daha sonra, Ankara-Mustafa Kemal Lisesinde kimya öğretmeni olarak çalıştı. Uzun yıllar, Ankara-Ayrancı lisesinde kimya öğretmeni olarak görev yaptıktan sonra, emekli oldu. Halen Dershane öğretmeni olarak devam etmektedir.Yazar, kendi branşında sayısız başarılara imza atmanın yanı sıra, çeşitli halk Kültürü programları, Halk kültürü dergileri ve halk kültürü kitaplarına danışmanlık yapmıştır. Süreli yazılarına köşe yazarı olarak devam etmektedir. Yayınlanmış ‘Şoför Aga’ adında bir öykü kitabı ve “Savaşların Kadını” adında romanı bulunmaktadır.  Songül Dündar; evli ve iki çocuk annesi olup, kitaplarının danışmanlığını yapan ve Halk Ozanı olan eşi Âşık Dündar da kendisi gibi öğretmendir.


                SAVAŞLARIN KADINI    
   
             “Savaşların Kadını” romanı da  “Şoför Aga” gibi, Kars, Ardahan, Iğdır ve çevresinde geçen yaşanmış gerçek bir hayatı konu almaktadır.
             Savaşlar içindeki kadının inanılmaz hayat romanını içeren ‘Savaşların Kadını’;  Kars, Ardahan, Iğdır topraklarında başlayan ve Türkiye’nin kadın gerçeğini ortaya koyan, bir romandır.
            Romanda, savaşların acımasızlığı, insanlarda, özellikle kadınlarda yarattığı tahribatlar, kadının savaşa karşı inatçı ve inançlı duruşu, kadının verdiği toplumsal yaşam mücadelesi, kadının analık serüvenleri, kadının iş hayatındaki ve evdeki emekçi nitelikleri, kadının toplumdaki yeri anlatılmaktadır. Ayrıca Türkiye’deki kadın hakları, kadının toplumsal bilinci, hoşgörü, insan ve hayvan sevgisi ile toplumsal barışa vurgu yapılmaktadır.
            Romanın bütünü, birçok toplumsal sorunu kadın gözüyle tespit ve teşhis ederek çözüm üretmektedir. Roman içinde yer alan öyküler bilimsel bilgilerle donatılmıştır.
           “Savaşların Kadını “ 1915 Ermeni katliamından kurtulmak için köyünden kaçmak zorunda kalan ve köyünden savrulan bir kadının ve onun kaderi ile aynı kaderi paylaşan kızının, ana olduğunda da bitip tükenmek bilmeyen mücadelesini ve günümüz kuşağının çilesini; bugünkü Türkiye’nin boğucu yaşam ve sosyal koşulları ile ardı  arkası kesilmeyen savaşların acımasızlığı içindeki kadının barışçıl mücadelesini ve kadının duruşunu anlatmaktadır.



           
          


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder